ZEHRA DEĞİRMENCİ/SİBEL KAHRAMAN
CHP Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Bozbey, “Biz hiç kimseyi ötekileştirmiyoruz. Bizim için Bursalıların her biri kıymetlidir. Her birinin oyuna talibiz çünkü hiç kimseyi ötekileştirmeyen anlayışımızı biz Nilüfer’de 20 yıl boyunca gösterdik ve şimdi Bursa’da göstermek üzere de yola çıktık. Onun için hedefimiz Bursalıların tamamının oyunu almak ve göreceksiniz 31 Mart’ta Bursalılar gülümsemeye başlayacaklar” dedi.
CHP Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Bozbey, seçim çalışmaları kapsamında İznik’te düzenlediği program sırasında ANKA Haber Ajansı’nın sorularını yanıtladı. Geçtiğimiz günlerde Bursa’da yaşayan Balkan göçmeni yurttaşların AKP Bursa İl Başkanlığı telefonundan AKP ve Cumhur İttifakı Adayı Alinur Aktaş’ın seçim çalışmaları kapsamında aranarak Bulgarca ve Yunanca propaganda yapılmasını değerlendiren Bozbey şunları söyledi:
“Tabi iki gün önce olan bir olay, bize de geldi. Gerçekten anlamamız mümkün değil. Üstelik de Bulgarca birilerine destek talebini ileten mesajı duyduk ve bunu bize ilettiler ki ilettikleri kişiler de çocuklarına Türkçe isim verdikleri için, Bulgaristan’da Türkçe konuştukları için Belene kampına atılan, orada işkence gören o insanların ruhuna, o insanlara hakaret olarak görüyoruz. Türkçe o zaman yayınlayın. Yani bunların hepsi Türkçe biliyor. ve bunu kabul etmemiz mümkün değil. İnanıyorum ki Bulgaristan’dan gelen vatandaşlarımız bunu çok iyi anlayacaklardır ve bunu kınıyorum. Bir daha da olmamasını diliyorum. ya da Yunanca yani öyle bir şey yok ki. Türkçe biliyorlar zaten. Anlamak mümkün değil. Gerçekten herkesin bilmesi, herkesin bu konuda bir şeyler söylemesi gerekiyor ama ben iktidar partisini özellikle il başkanlığından yapılan, ki telefon numarası, oranın telefon numarası, yapılan bu hakaret dolu, o insanlara hakaret içeren bu mesajı kınıyorum.”
“BELEDİYENİN BÜTÜN OLANAKLARINI KENDİ SEÇİM ÇALIŞMALARI İÇİN KULLANIYORLAR”
Alinur Aktaş ve AKP Bursa Milletvekili Mustafa Varank’ın 17 Mart’ta gençlerle düzenlediği sahur programı için Bursaray’ın saat 00.00’da biten seferinin özel olarak sabah 05.00’a kadar sürdürülmesi hakkında konuşan Bozbey, şu ifadeleri kullandı:
“Bunlar sadece Bursaray’ı değil her şeyi, belediyenin bütün olanaklarını kendi çıkarları için, kendi seçim çalışmaları için kullanıyorlar. Şu anda da her yerde, yüzlerce, binlerce alanda pankartları var. Bu pankartların tamamının parası Büyükşehir’den çıkıyor. Yani tüyü bitmemiş Bursalı’nın hakkı, süt içemeyen o çocukların, burs alamayan o gençlerin, o annelerin ve pazarda alışveriş yapamayan o insanların, o ihtiyaç sahibi insanların, emekli deseniz zaten perişan durumda, yaşamakta zorluk çeken emeklinin hakkını yiyorlar ve seçim çalışmalarına harcıyorlar. O akşam sadece bir grup insanla bir araya gelmek için sabah saat 4’e kadar o Bursaray’ı çalıştırdılar ama özellikle de bayramlarda ve milli bayramlarda ücretsiz yapmıyorlar. Bizim de taahhüdümüz var, cuma günleri akşam ve cumartesi akşamları belli saate kadar çalışması lazım Bursaray’ın ve çalıştırın. Sadece kendiniz için değil, Bursalılar için bir şey yapın. Bursalılar bunun hesabını 31 Mart’ta fazlasıyla soracaklar.”
“HORTUMU NEREYE BAĞLADILARSA BELGELERİYLE AÇIKLAYACAĞIZ”
Aktaş’ın belediyenin de devletin de kaynaklarını kullanarak seçim çalışması yaptığını dile getiren Bozbey, açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Sadece kamuya ait alanları değil seçim kurulunun aslında yasak olduğu alanlarda bu pankartları, billboardları yapıyorlar, asıyorlar. Bizler müracaat ediyoruz ama burada ben kamu idarecilerine özellikle söylemek istiyorum, lütfen bizim başvurularımızı dikkate alın ve bu alanlarda oluşan daha doğrusu suç unsuru taşıyan alanlardaki ve YSK’nın listesinde bulunmayan alanlar dışındaki tüm o pankartları bir an önce toplatın ve Büyükşehir Belediyemiz daha fazla zarar görmesin ve borçlanmasın. İnanıyoruz ki bunların 1 Nisan’dan itibaren hepsinin faturası karşımıza çıkacak. Ama bunları tek tek kamuoyuyla da paylaşacağız çünkü biz tüyü bitmemiş yetimin hakkını korumak için geliyoruz. Nereye, ne akıttılarsa, hangi hortumu nereye bağladılarsa bunların tümünü tek tek ortaya çıkarıp kamuoyuyla paylaşacağız. Bunu yapacağız ama bunu belgeli yapacağız.
“31 MART’TA BURSALILAR GÜLÜMSEMEYE BAŞLAYACAK”
Biz hiç kimseyi ötekileştirmiyoruz. Bizim için Bursalıların her biri kıymetlidir. Her birinin oyuna talibiz. Çünkü hiç kimseyi ötekileştirmeyen anlayışımızı biz Nilüfer’de 20 yıl boyunca gösterdik ve şimdi Bursa’da göstermek üzere de yola çıktık. Onun için hedefimiz Bursalıların tamamının oyunu almak ve göreceksiniz 31 Mart’ta Bursalılar gülümsemeye başlayacaklar. Saha çok iyi, kazanıyoruz, inanın kazanıyoruz. Her gittiğimiz yerde müthiş karşılamalar yapıyorlar. ve bu karşılamaların sonucunda ‘hayırlı olsun’ diyor insanlar. Bu iş bitti diyenler çok. Ama biz yine 30 Mart akşamına kadar yoğun biçimde alanlarda olacağız. Kendimizi anlatacağız. Bizim yalanla, iftirayla işimiz yok. Onların yalanla iftirayla işleri var. Ama biz projelerimizi anlatacağız. Yapacaklarımızı anlatıyoruz. İnsanları ötekileştirmemenin ne olduğunu bahsediyoruz. Yoksulların geleceğe güvenle bakması için neler yapacağımızı onlarla paylaşıyoruz. O çocukların süt içmesinin ne anlama geldiğini bildiğimiz için onları anlatıyoruz. Gençlerin burs bulamadığı için okulunu dondurduğunu, üniversiteyi dondurduğunu biliyoruz. Onlara destek olmak üzere, bunları açıklamak üzere sahalardayız. Çiftçimize, hayvancılık yapanımıza destek olmak üzere birçok projemizi insanlarımıza anlatıyoruz ve anlatmaya devam ediyoruz. Emeklimize de destek olacağız. Yine Halk Kart’la hem emeklimize hem de ihtiyaç sahiplerine destek olacağız. Bunun gibi birçok destek projemiz var. Bunlar tamamen belediyenin bütçesinden eşit ve adil biçimde yapılacak. Yani birilerine değil. Eşit ve adil biçimde yapılacak. Bunları anlatıyoruz. Bizim işimiz bunlarla. Bursalılar da bizi çok iyi anlıyorlar. Niye? Nilüfer’de 20 sene boyunca birçok projeyi gerçekleştirdik. Şimdi Bursa’nın her mahallesinde, ilçesinde bunu gerçekleştirmek için yola çıktık ve başaracağız. Kazanıyoruz da. 31 Mart’ta Bursa gülümseyecek.”